150 Yıllık Hatır
1875'ten beri...

Türk Kahvesi
Geleneksel kahve kültürümüzü, uzmanlığımız ve 150 yılı aşkın tecrübemizle birleştirerek, her fincanda kaliteyi ve eşsiz lezzeti sunmaktan gurur duyuyoruz. Brezilya’nın seçkin kahve çekirdeklerinden özenle üretilen ürünlerimiz, firmamızın köklü değerleri ve titiz işçilik anlayışıyla siz değerli müşterilerimize ulaşmaktadır. Sağlık ve doğallıktan ödün vermeden, kahve keyfinizi unutulmaz bir deneyime dönüştürmek için yanınızdayız.
Türk Kahvesinin Tarihi
Türk kahvesi, Osmanlı İmparatorluğu’na 16. yüzyılda Yemen Valisi Özdemir Paşa tarafından getirilmiştir. Yemen’de yetiştirilen kahve çekirdekleri, Osmanlı sarayına ulaştığında büyük bir ilgi görmüş ve kısa sürede İstanbul’da kahvehanelerin açılmasına vesile olmuştur. İlk zamanlarda sadece saray ve yüksek sınıf mensupları tarafından tüketilirken, kahvehaneler sayesinde halk arasında da yaygınlaşmıştır.
Osmanlı kültüründe kahvehaneler önemli bir sosyal toplanma alanı hâline gelmiştir. İnsanlar burada kahve içerek sohbet eder, edebi ve sanatsal sohbetlere katılır, hatta satranç ve tavla oynayarak vakit geçirirdi. 17. yüzyılda Avrupa’ya ulaşan Türk kahvesi, önce Venedik ve Londra’da, ardından Paris’te kahvehanelerin açılmasını sağlamış ve modern kahve kültürünün temellerini atmıştır.
Geleneksel olarak bakır cezvede pişirilen ve telvesiyle servis edilen Türk kahvesi, Osmanlı’dan günümüze değişmeden ulaşan nadir lezzetlerden biridir. Günümüzde hâlâ geleneksel usullerle pişirilmeye devam etmekte ve dünya çapında büyük ilgi görmektedir. UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras olarak kabul edilen Türk kahvesi, kültürel değerlerimiz arasında özel bir yere sahiptir.

Türk Kahvesinin Özellikleri
Türk kahvesi, ince öğütülmüş kahve çekirdekleriyle hazırlanan eşsiz bir içecektir. Öğütme işlemi o kadar ince yapılır ki, kahve adeta toz haline gelir. Bu özelliği sayesinde pişirildiğinde yoğun bir kıvam ve zengin bir aroma ortaya çıkar. Türk kahvesinin en belirgin özelliklerinden biri de pişirme esnasında oluşan kalın ve yoğun köpüktür. Köpüğün bol olması, kahvenin doğru şekilde pişirildiğinin bir göstergesidir.
Türk kahvesi genellikle şekersiz (sade), az şekerli, orta şekerli veya çok şekerli olarak hazırlanabilir. Kahve pişirilmeden önce su ve şekerle birlikte cezvede karıştırılır ve kısık ateşte yavaş yavaş pişirilir. Telvesiyle birlikte servis edilen tek kahve türü olan Türk kahvesi, içerken dipte kalan telvesi sayesinde içimi uzun süren bir deneyim sunar.
Bu kahve türü, geleneksel sunumuyla da dikkat çeker. Küçük ve kulpsuz fincanlarda servis edilen Türk kahvesi, yanında genellikle bir bardak su ve tatlı olarak lokum ile sunulur. Su, kahve içmeden önce damak tadını nötrlemek için kullanılırken, lokum ise kahvenin hafif acı tadını dengelemek için tercih edilir. Bu sunum şekli, Osmanlı döneminden günümüze kadar değişmeden ulaşan bir gelenektir.

Türk Kahvesinin Sağlığa Faydaları
Türk kahvesi, içeriğindeki yüksek antioksidanlar sayesinde hücrelerin korunmasına yardımcı olur ve vücudu serbest radikallere karşı savunur. Düzenli tüketildiğinde, yaşlanmayı geciktiren etkileri olduğu ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinmektedir. Ayrıca, içerdiği kafein sayesinde beyin fonksiyonlarını destekler ve zihinsel uyanıklığı artırır.
Yapılan araştırmalar, Türk kahvesinin hafızayı güçlendirebileceğini ve Alzheimer gibi nörolojik hastalıklara karşı koruyucu olabileceğini göstermektedir. Bunun yanı sıra, metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımını desteklediği ve kilo kontrolüne yardımcı olduğu da bilinmektedir. Sindirim sistemine olan olumlu etkileri sayesinde, yemeklerden sonra içildiğinde hazmı kolaylaştırıcı bir rol üstlenir.
Ancak, Türk kahvesinin fazla tüketimi bazı olumsuz etkiler yaratabilir. Özellikle kafeine duyarlı bireylerde çarpıntıya, uykusuzluğa ve mide hassasiyetine neden olabilir. Bu yüzden ölçülü tüketilmesi önerilir. Günlük 1-2 fincan içmek, sağlığa faydalı etkilerini almak için yeterlidir.
Türk Kahvesi Nasıl Pişirilir?
Türk kahvesi, geleneksel olarak bakır cezvede ve kısık ateşte pişirilir. Bir fincan kahve için bir fincan soğuk su, bir tatlı kaşığı Türk kahvesi ve isteğe bağlı olarak şeker eklenir. Cezve içindeki malzemeler iyice karıştırılır ve ocağa konulur. Kahve, kesinlikle karıştırılmadan kısık ateşte yavaşça ısıtılır. Köpük oluşmaya başladığında, cezve fincana hafifçe eğilerek köpüğün fincana dağılması sağlanır.
Geleneksel yöntemin dışında, kumda pişirme tekniği de oldukça popülerdir. Bu yöntemde cezve sıcak kum içerisine yerleştirilir ve kahve yavaş yavaş pişirilir. Bu sayede kahvenin içimi daha yoğun ve köpüğü daha kalıcı olur. Günümüzde ise pratiklik açısından elektrikli Türk kahvesi makineleri de yaygın olarak kullanılmaktadır.
Türk kahvesinin lezzetini artıran en önemli noktalardan biri, kaliteli kahve çekirdekleri kullanılmasıdır. Ayrıca, kahve pişirildikten hemen sonra değil, birkaç saniye bekletilip içilmesi önerilir. Böylece kahvenin sıcaklığı dengelenir ve aroması daha iyi hissedilir. Geleneksel usullerle pişirilen bir Türk kahvesi, yüzyıllardır süregelen bu eşsiz lezzetin en iyi şekilde tadını çıkarmanızı sağlar.

Ezel Türk Kahvesi
Klasik Türk kahvesi ve Damla sakızlı olmak üzere 2 çeşit olarak bulunmaktadır.
Brezilya Rio Minas bölgesinin %100 arabica çekirdeklerinden özenle seçilmiş ve orta kavrulmuş olarak üretilmektedir. Yaklaşık 150 yıldır aynı şekilde hiç tadı, lezzeti ve sertliği değişmeden firmamızın değerli çok uzun yıllardır bizimle birlikte çalışan ustaları tarafından üretilmekte ve İç Anadolu bölgesi tüketici kitlesi tarafından beğenilmektedir.
Ezel Damla Sakızlı Türk Kahvesi
Yoğun talep üzerine üretmiş olduğumuz Damla sakızlı türk kahvemiz yine Brezilya Rio Minas bölgesinin %100 arabica çekirdekleri kullanılarak orta kavrulmuştur. Damla sakızının eşsiz aroması ile kahvemizde farklı bir lezzet yakalanmıştır. Tüm ürünlerimizde gösterdiğimiz doğal ve sağlıklı titizliği damla sakızı seçiminde de gösterilmiştir.
150 yılı aşkın tecrübemizle, değerleri müşterilerimize daha kaliteli hizmet ve daha nitelikli ürünler sunma gayreti ve heyecanı içindeyiz. Ürünlerimizin sağlıkla ve neşeyle güzel anılarınıza eşlik etmesini diliyoruz.